Mardin Kızıltepe'de 4 kafatası ve kemikler Bulundu.
Mardin Kızıltepe'de 4 kafatası ve kemikler
Bulundu.
„
Mardin'in Kızıltepe İlçesi Yurteri Köyü yakınlarında 29 Mart 1995 tarihinde Kızıltepe Cezaevi'nde tahliye edildikten hemen sonra ortadan kaybolan Kemal Birlik ve Zeki Alabalık ile onları karşılamaya giden Zübeyir Birlik ve Abdulbaki Birlik'in bulunması için yapılan kazıda bulgulara ulaşıldı.
Sabah saatlerinde Kızıltepe'ye 15 kilometre mesafede, dağ yamacında bulunan Yurteri Köyü'nde bulunan yıkık kilisenin bahçesinde bulunan su kuyusu ve çevresinde başlatılan kazı çalışmalarına Kızıltepe Cumhuriyet Savcılığı ile İnsan Hakları Derneği Mardin Şube Başkanı avukat Erdal Kuzu'da katıldı. Kazılarda 4 kafatası ile çok sayıda kemikler bulunduğu açıklandı. Kızıltepe belediyesine ait iş makineleri tarafından gerçekleştirilen kazıda çıkarılan kemikler ile kafatasları karton kolilere konularak koruma altına alındı. Bulguların DNA incelemesinin gerçekleşmesi için İstanbul'a gönderileceği belirtildi.
İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu, kazılarda 1995 yılında kaybedilen Birlik ailesinin 4 ferdinin arandığını belirterek, şunları söyledi: "Kazılarda 4 insana ait olduğunu düşündüğümüz kemiklere rastladık. Bunların sonuçlarını tasnifini Adli Tıp Kurumu yapacaktır. Bizde Birlik ailesinin izlerine ulaştığımızı düşünüyoruz. Tanımlanmayacak derecede insani olmayan görüntülerle karşı karşıyayız. İnsanlar gözaltına alınmış, kaybettirilmiş ve infaz edilerek kuyulara atmışlar.
Elbette bunun bir sorgulanması gerekmektedir. Bize göre bu infazların tüm kaynağı aslında örgütlü bir yapı ve devlet adına hareket eden bir örgütlü yapı gayrı meşru dışı bir yapılanmadır. Dün Mardin Dargeçit'te 18 yıl aradan sonra Mehmet Emin Aslan'ı toprağa verdik. Babasına en azından bir mezarı olmasına katkı sunduk. Umarım bu kazı neticesinde kaybettirilmiş yurttaşların izlerini yada onlara ulaşmış oluruz, onların da ziyaret edecekleri bir mezarları olur.
Fakat iş bununla da bitmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu soruşturmanın savcılıklarla bütün ayakları dikkate alınarak araştırılması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda tam barış sürecini yaşıyoruz. Barışmanın evresindeyiz devletin hafızasında yer alan bu faili meçhullerin kaybettirme vakarlının riski devletin hafızasında yer alan bilgilerin halkla paylaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Savcılıklarla paylaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler bu kayıp insanlarının tüm izlerinin devletin hafızasında gizli odalarda saklı olduğunu, artık bunun savcılıklarla paylaşılması gerektiği bu zamanın gelmiş olduğunu düşünüyoruz."
Avukat Kuzu, kazılarda 600'e yakın kemik bulunduğunu belirterek, "Bunun tasnifini kime ait olduğunu Adli Tıp Kurumu yapacaktır. En kısa sürede yapmasını istiyoruz. Adli Tıp Kurumu'nun bütün işleri aynı zamanda bir kötü muamele görüşünü de söyleyelim. Bir sene önce bulduğumuz insan kemiklerin hala kime ait oldukları konusunda karar verebilmiş değil.
Bu anlamda Adli Tıp Kurumu ciddi anlamda kayıp aileleri mağdur etmektedir. Umarım bu çalışmalarda kısa bir sürede bunu sonuçlandırır, bir neticeye varır. Fakat 600 civarında insan kemiğinin bulunması bunun birden fazla insana ait olduğu düşüncesinin uyandırmaktadır. Ama nihayetinde Adli Tıp raporu geldikten sonra bir şeyler söyleyebileceğiz" dedi.
„
Sabah saatlerinde Kızıltepe'ye 15 kilometre mesafede, dağ yamacında bulunan Yurteri Köyü'nde bulunan yıkık kilisenin bahçesinde bulunan su kuyusu ve çevresinde başlatılan kazı çalışmalarına Kızıltepe Cumhuriyet Savcılığı ile İnsan Hakları Derneği Mardin Şube Başkanı avukat Erdal Kuzu'da katıldı. Kazılarda 4 kafatası ile çok sayıda kemikler bulunduğu açıklandı. Kızıltepe belediyesine ait iş makineleri tarafından gerçekleştirilen kazıda çıkarılan kemikler ile kafatasları karton kolilere konularak koruma altına alındı. Bulguların DNA incelemesinin gerçekleşmesi için İstanbul'a gönderileceği belirtildi.
İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu, kazılarda 1995 yılında kaybedilen Birlik ailesinin 4 ferdinin arandığını belirterek, şunları söyledi: "Kazılarda 4 insana ait olduğunu düşündüğümüz kemiklere rastladık. Bunların sonuçlarını tasnifini Adli Tıp Kurumu yapacaktır. Bizde Birlik ailesinin izlerine ulaştığımızı düşünüyoruz. Tanımlanmayacak derecede insani olmayan görüntülerle karşı karşıyayız. İnsanlar gözaltına alınmış, kaybettirilmiş ve infaz edilerek kuyulara atmışlar.
Elbette bunun bir sorgulanması gerekmektedir. Bize göre bu infazların tüm kaynağı aslında örgütlü bir yapı ve devlet adına hareket eden bir örgütlü yapı gayrı meşru dışı bir yapılanmadır. Dün Mardin Dargeçit'te 18 yıl aradan sonra Mehmet Emin Aslan'ı toprağa verdik. Babasına en azından bir mezarı olmasına katkı sunduk. Umarım bu kazı neticesinde kaybettirilmiş yurttaşların izlerini yada onlara ulaşmış oluruz, onların da ziyaret edecekleri bir mezarları olur.
Fakat iş bununla da bitmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu soruşturmanın savcılıklarla bütün ayakları dikkate alınarak araştırılması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda tam barış sürecini yaşıyoruz. Barışmanın evresindeyiz devletin hafızasında yer alan bu faili meçhullerin kaybettirme vakarlının riski devletin hafızasında yer alan bilgilerin halkla paylaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Savcılıklarla paylaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler bu kayıp insanlarının tüm izlerinin devletin hafızasında gizli odalarda saklı olduğunu, artık bunun savcılıklarla paylaşılması gerektiği bu zamanın gelmiş olduğunu düşünüyoruz."
Avukat Kuzu, kazılarda 600'e yakın kemik bulunduğunu belirterek, "Bunun tasnifini kime ait olduğunu Adli Tıp Kurumu yapacaktır. En kısa sürede yapmasını istiyoruz. Adli Tıp Kurumu'nun bütün işleri aynı zamanda bir kötü muamele görüşünü de söyleyelim. Bir sene önce bulduğumuz insan kemiklerin hala kime ait oldukları konusunda karar verebilmiş değil.
Bu anlamda Adli Tıp Kurumu ciddi anlamda kayıp aileleri mağdur etmektedir. Umarım bu çalışmalarda kısa bir sürede bunu sonuçlandırır, bir neticeye varır. Fakat 600 civarında insan kemiğinin bulunması bunun birden fazla insana ait olduğu düşüncesinin uyandırmaktadır. Ama nihayetinde Adli Tıp raporu geldikten sonra bir şeyler söyleyebileceğiz" dedi.
DHA
Hiç yorum yok
Nefret söylemi içeren, kişileri rencide edici yorumlar yayınlanmayacaktır. Yorumların hukuki sorumluluğu yorum sahibine aittir.