FLAŞ

Av. Mehmet Harun Elçi İle Keyifli Bir Röportaj

             Av. Mehmet Harun Elçi İle Keyifli Bir Röportaj


Bu sayımızda İzmir Barosu avukatlarından Av. Mehmet Harun Elçi ile Bayraklı’ daki ofisinde keyifli bir röportaj kaydettik. Aynı zamanda sohbet havasında geçen görüşmemizde Av. Mehmet Harun Elçi ile eğitimden barış sürecine kadar birçok konuda mülakat yapma imkânı bulduk.
_______________________________________________________________________

DORUK
Avukat bey, bizlere biraz kendinizden bahsedebilir misiniz? Nerelisiniz? Nereden mezunsunuz?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Yine Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Master eğitimim devam etmekte. Türkiye’nin DORUK noktası olan ve geniş bir coğrafyadan görülebilecek şekilde dimdik ve asilce yükselmiş bir dağın eteklerine kurulmuş memleket olan Ağrı’lıyım.
DORUK
Neden avukatlık mesleği seçtiniz?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Tüm çocukların idealinde genellikle ya Pilot olmak ya da Doktor olmak vardır. Ben de küçüklüğümden bu yana hep gördüğüm haksızlıklara karşı suskun kalamadığım ve o yaşlardan itibaren mazlumların yanında yer aldığım için bir hak savunuculuğu misyonum vardı. Bu nedenledir ki seçtiğim meslek tesadüf olmasa gerek.
DORUK
Fakülteden mezun olmanıza rağmen hala okumaya devam ediyorsunuz anladığımız kadarı ile.
Av. Mehmet Harun ELÇİ

Okumak ve bilgi edinmek şüphesiz sonu olmayan bir süreç. Tamam dediğiniz anda kaybetmeye başlıyorsunuz demektir. Yani düşünün; şu an dünyanın en bilgili kişisi olsanız dahi kendinizi geliştirmeye gayret etmiyor ve olduğunuz yerde sayıyorsanız, geriliyorsunuz demektir. Çünkü siz dursanız dahi zaman durmuyor, çevremizdeki unsurlar durmuyor. Zaman eskisinden çok daha hızlı akıyor günümüzde. Bilgiler değişiyor, yenileniyor. Bugün doğru bildiklerimiz yarın rafa kaldırılıp yerine yepyeni doğrular konulabiliyor. Televizyonda saat başı yer alan haberler bile akşam kuşağını bulmadan eskiyor ve yerini yenisi ile değiştiriyor. Bunda şüphesiz iletişim kanallarının artması ve internetin etkisi de büyük. Hayat bu kadar hızla akarken durmamak, okumak, çalışmaya devam etmek gerek.
DORUK
Aile de sizden başka okuyan var mı?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Sanırım bu konuda abimi örnek aldım diyebilirim. Makine mühendisi olmasına rağmen şu anda inanması güç ama 4. üniversitesini okuyor. Yurt dışında çalıştığı dönemlerde dahi okumayı hiç bırakmadı. Kardeşim ise Elektrik-Elektronik Mühendisliği öğrencisi.
DORUK
Üniversite öğrencilerine ve gençlere birkaç şey söylemek ister misiniz?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Birçok öğrenci kardeşimizi biliyorum ki, memleketlerinden ailelerinin yanından salt okumak için buralara gelen, ya da farklı şehirlere giden. Müthiş emekler ve fedakârlıklarla bu zahmete girişen kardeşlerimizin amaçladıkları istikamette gitmelerini öneriyorum; yılmadan, sabır ve sebatla. Hepimizin malumu devir “bilgi devri”. Bilginin bu kadar ön plana çıktığı ve bilgili insanın güçlü olduğu bu döneme ilişkin, benim de yaşam şiarı edindiğim, 19. Yüzyılda yaşamış ünlü Fransız yazar ve düşünür Honoré de Balzac’ın bir sözü hatırıma geldi: “Bilginin efendisi olmak için çalışmanın kölesi olmak gerekir.” Bilgi sahibi ve dolayısıyla güçlü olmak istiyorsak; durmadan, yılmadan ve yorulmadan çalışmamız gerekir.
DORUK
Duvarda asılı gördüğüm bir “birincilik başarısı belgesi” var. Neye ilişkin olduğunu sorabilir miyiz acaba?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Katılmış olduğum ve hukukçulara yönelik yapılmış bir makale yarışmasında almış olduğum bir belge.
DORUK
Masanızda ESAS isimli bir dergi görüyorum. Kısaca bahseder misiniz?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
ESAS Hukuk Dergisi, benim de yayın kurulu üyeliği ve haber editörlüğünü yaptığım; aylık çıkarmaya çalıştığımız ve yaklaşık 8.000-10.000 adet basımı yapılan, yurttaki birçok hukukçuya (Tüm Parlamenterler ve Yüksek Yargı mensupları dahil) göndermiş olduğumuz bir aktüel hukuk dergisi.
DORUK
Avukat Mehmet Harun Bey, röportajımıza son vermeden önce Karabağlar İnsan Hakları Kurulu Üyesi olmanızı da göz önüne alarak, ülkemizdeki barış sürecini nasıl karşıladığınızı sormak istiyorum?
Av. Mehmet Harun ELÇİ
Tarih boyunca hiçbir toplum yoktur ki “birbirlerinden kız alıp-vermiş” olup düşman olsunlar. Bu kapsamda yüzyıllarca yıldır bir arada kardeşçe yaşayan; yeri geldiğinde omuz omuza savaşıp, koyun koyuna can veren bu iki halkın insanları; son yüzyılda aslında hiç de gereği yokken, olabildiğince birbirlerinden uzaklaştılar.  Ancak son günlerde Türkler ve Kürtler birbirlerini bir şekilde kırmış eski iki dost misali; tekrar bir araya gelmeye ve gönül almaya başladılar. Bu toplumda Türk-Kürt kimliği ile diğer tüm kimlikler tıpkı bir mozaiği meydana getiren tüm kristal renkler gibi zenginlik olarak algılanmalı ve sağlamlaştırılmaya çalışılan bu inşaanın kumunu hep beraber kararak her türlü sarsıntıya karşı sağlamlaştırmalıyız.
DORUK

Misafirperverliğiniz ve çok değerli açıklamalarınız için, ben Zakir Kaya; Doğu Times, Doğu TV ve Doruk Dergisi ailesi olarak başarılarınıza yenilerini katacağınıza inancımızla, başarılarınızın devamını dilerim. 

                                                                                                                                  DORUK Dergisi' nden Alıntıdır.

Hiç yorum yok

Nefret söylemi içeren, kişileri rencide edici yorumlar yayınlanmayacaktır. Yorumların hukuki sorumluluğu yorum sahibine aittir.

Siirt’te yağış sonrası yol çöktü

Siirt'te etkili olan yağışlar nedeniyle Kalender köy yolunda çökme meydana geldi. Abone Ol Merkeze bağlı Kalender köy  yol unun istinat ...