Madde Bağımlılığına Hayır, Yaşama Evet ..!

Madde Bağımlılığına Hayır, Yaşama Evet ..!

Zeki Taştan
zekitastan@gmail.com

Yazıyı kaleme aldığım zamanda ortalık toz dumandı.

İlk hareket Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden başlamıştı ama ateş birkaç gün içinde tüm Türkiye'yi sardı.

İçlerinde Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Hakan Şükür, Prof.Dr. Tülay Bakırcı, Rasim Zaimoğlu, Prof.Dr. Osman Can, Prof. Dr. Nihat İnanç, Lokman Çağrıcı, Bekir Gür, Ertem Şener, Necdet Takva, Ertuğrul Albayrak, Milletvekilleri, Mülki Amirler, Belediye Başkanları, Belediye Başkan Adayları, Gazeteciler, Yazarlar, Akademisyenler, Spor Adamları, Yeşil Ay, VİED, STK’ lar, VAN TSO, Van Ticaret Borsası,TUBİM, Belediyeler, lise öğrencileri ve daha binlerce isim vardı.

Özellikle de Van medyası…

İsmail Topçuoğlu, Ergin Sarı, Salih Geçken, Can Ozan Tuncer, Emin Toktaş, vs.

Konu bir anda gündeme oturdu.

Bahsettiğim, bir kaç gün önce Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin Twitter'de  #maddeyehayır hashtagi ile başlattığı Madde Bağımlılığına Hayır, Yaşama Evet ..!  kampanyası.

Üniversite, daha önce de bu konuda bir program da yapmıştı. Ancak bu denli kapsayıcı olanı ilk defa düzenliyordu.

Daha doğrusu üniversitenin de bu başarıyı yakalayacağı veya konuyu Türkiye'nin gündemine taşıyacağı şüpheliydi.

Ancak azim ve kararlılıkla bu işi sürdürdüler.

Bir anda Türkiye'nin gündemine birinci sıradan oturdular. Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından hazırlanan broşür elden elde, e-postadan postaya sosyal medyada hızla dolaştı.

Amaç belliydi. Uyuşturucu ve madde bağımlılarını bir nebze de olsa uyarmak!

Fakat bence asıl amaç ortak bir bilinç oluşturmaktı.

Türkiye'de bu ciddi soruna karşı ortak bir duyarlılık yaratmaktı.

Çünkü bu hususta öğrendiklerimiz hiç de iç açıcı değil.

Gençlerde uyuşturucu yaşı ilkokula kadar inmiş durumdaydı.

Büyükşehirler bu anlamda çocuklarımız için tuzaklarla dolu.

Dolu ama unuttuğumuz bir şey daha var.

Bu sorun Van'a kadar da sıçramış durumda.

Uyuşturucu, Van ve çevresi için de büyük bir tehdit oluşturuyor artık.

Bizim de gençlerimiz tehdit altında.

Zaten üniversitenin, ateşi buradan yakıp tüm Türkiye'yi aydınlatmasının sebebi de bu olsa gerek!

Yani sorun sadece büyükşehirler değil. Tüm Türkiye tehdit altında.

Gençler, yavaş yavaş uyuşturucu bataklığına itiliyor.

Vaktiyle bir görevli, Van'da uyuşturucu kullanımının tahminlerden de büyük olduğunu söylemişti.

İnanamamıştık!

Ancak göstergeler bu yönde.

Bu anlamda hepimizin uyanık olması lazım.

Gençlerimize dikkat etmeliyiz.

Harcadıkları paradan tutun da en yakın arkadaşlarına, uğradıkları yerlere, çevreye hatta internet cafelere kadar.

Amma dikkatli olmak kaydıyla!

Onları anlamak ve hissetmek gerek.

Kızmak veya kükremek yok!

Delikanlı çağın ateşli dumanında ne çocuğunuzu ne de kendinizi boğmadan.

Siz de bir zamanlar ergenlik çağında yaşadıklarınızı unutmadan.

Empatiyi baş tacı ederek.

Sorumluluğumuzu bilerek ve çiğnemeyerek...

Bu açıdan başta Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal olmak üzere tüm emeği geçenleri kutlamak gerek.

Prof. Dr. Peyami BATTAL bu kampanya ile bir kez daha akademinin işinin sadece eğitim olmadığını gösteriyor.

Sadece kendi üniversitesinde değil yaşamın her alanında her türlü bağımlılığa karşı savaş açıyor.

İyi de yapıyor!

Bir teşekkür de Rektör Danışmanı Doç. Dr. Eray ÇELİK'e... O da bir sosyal sorumluluk hastası... Âdeta bir hiperaktif.

Projelerde onun da emeği var.

O da öğretim üyeliğin, sadece ders vermek veya bilimsel çalışmalar yapmak olmadığını gösteriyor.

 Unutmayalım!

"Maddeye Hayır!" demek ve bu uğurda emek vermek ; gelecekte hayırla anılmak adına en büyük yatırımdır

                                                                                .yüzüncü yıl üniversitesi

                                                                      Öğretim Üyesi, Doç. Dr. ·Zeki TAŞTAN